Cuma, Mayıs 08, 2009

1940-Erzincan Depremi


Erzincan'da bir kuş var
kanadında gümüş yok.
Gitti yârim gelmedi
gayrı bunda bir iş yok.
Oy, dağlar, dağlar, dağlar...
Aldı ellerine kanlı başını
karın ortasında Erzincan ağlar...
O ağlamasın da kimler ağlasın...

Kar yağar lapa lapa
Tipidir gelir geçer...
Yan yana sırtüstü yatan ölüler
Akşam olur tandıramaz
Ateşini yandıramaz...

Gün ağarır, şafak söker
kimsecikler gitmez suya.
Ezilmiş başlarıyla ölüler
vardılar uyanılmaz uykuya
.

Ses edip geceye beyaz taşından
kışlanın saati çaldı ikiyi.
Ne çabuk, lahzada bitti yaşamak.
Kimisi altı aylık,
kiminin sakalı ak,
kimi on üç, on dört yaşında;
kimi yola gidecek,
kimisi mektup bekler
yan yana sırtüstü yatan ölüler...

Yayıkta yağ vardı, dövülemedi,
Ak peynir torbaya koyulamadı,
Hasret gitti ölüler
Dünyaya doyulamadı..

Uyanıp kaçamadılar,
kuş olup uçamadılar,
Açıldı kuyular kimse inemez.
Erzincan beygiri rahvandır amma
Ölüler ata binemez

7 yorum:

Efigênia Coutinho ( Mallemont ) dedi ki...

Com admiração,
Efigênia Coutinho
BRAZIL


http://efigeniacoutinhoselospremiosblogsamig.blogspot.com/

Sonia Schmorantz dedi ki...

Obrigado pela visita e pelas palavras gentis.
Um ótimo final de semana.
abraços

José Leite dedi ki...

Good blog, indded!

Parabéns pelo conteúdo!

Aqui Portugal abraça a Turquia rumo à Europa!

Gianna dedi ki...

Grazie della visita.
Un abbraccio.

Soraia Silva dedi ki...

ziyaret ettiğiniz için teşekkür ederim


öpücük :)

Arábica dedi ki...

Bom dia, Mustafa!

Maysha dedi ki...

Bom dia Mustafa!
Obrigada pela visita.
Beijo :)